Memleket Partisi Erzin ilçe teşkilâtı kurucu kadrosuyla söyleşi yaptık. İlçe başkanı Tahir Okan Özgür'e parti ve gündem hakkında sorular yönettim. Söyleşiye zaman zaman kadrodaki isimler de katıldı. Gerçekten samimî bir ortamda, çok iyi karşılanıp ağırlandığımı belirtmeden geçemeyeceğim. Başta Tahir Okan Özgür olmak üzere, başkan vekili Alişan Şanda'ya, başkan yardımcıları Bahri Kambur, Yunus Emre Aksay ve Mehmet Çınar'a misafirperverliklerinden dolayı teşekkür ederim.
Memleket Partisi Erzin İlçe Başkanı
Tahir Okan Özgür kimdir?
Öncelikle sizi tanıyalım.
Tahir Okan Özgür: 22 Şubat 1995 tarihinde Erzin'de doğdum.
İlkokul, ortaokul ve liseyi Erzin'de tamamladım. Adnan Menderes Üniversitesi
Turizm Fakültesi'ni kazandım. Bittikten sonra Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi
Mimarlık ve Şehir Plânlama'ya başladım. Bu sene o da bitti. Parti
faaliyetlerine başladığımız için herhangi bir iş girişiminde bulunamadım.
İlçe başkanı olana kadarki süreçte siyasî kültürü ve
altyapıyı nasıl edindiniz?
Tahir Okan Özgür: 2013 yılında Cumhuriyet Halk Partisi
gençlik kollarında görev aldım. 2015'te üniversiteye gittiğimde orada Atatürkçü
Düşünce Topluluğu okul başkanlığı yaptım. Yine aynı şekilde siyasî partinin
fakülte başkanlığını yaptım. Daha sonrasında Korkut Ata'da görüş ayrılığı
yaşadığımızdan dolayı bıraktım. Memleket Partisi benim ideolojime ve
görüşlerime daha uygun olduğu için, 4 Eylül 2020'de başlayan Memleket Hareketi
sürecinden beri içindeyim. Genel Başkan ve Merkez Yürütme Kurulu (MYK) ile
görüşüp, o şekilde kurduk. Bundan önce CHP'de aktif siyaset yapıyordum.
İlçe teşkilâtınızı birkaç gün önce kurdunuz. Sosyal
medyadaki paylaşımlardan yola çıkarak baktığımda, vatandaşların Memleket
Partisi'ne teveccüh gösterdiğini görmekteyim. Yani bir rüzgâr oluştu demek
istiyorum. Bu husus hakkındaki yorumunuz nedir?
Tahir Okan Özgür: Bir rüzgâr oldu Erzin'de. Biz Hatay'da
binamızı açan tek ilçeyiz. Diğer ilçelerde henüz binalarımız kurulmadı.
Başkanlarımız ve yönetim belli ama bina tutulmadı. Diğer bir şey de,
yönetimimizin yaş ortalamasının 27 yaş altı olması. Kadınlardan büyük ilgi var
partimize. Kongre günü 20'ye yakın kadın üyemiz vardı oy kullanan. Şu anda 60'a
yakın üyemizden 40'ı 30 yaş altından oluşuyor. Bu çok önemli bir faktör.
Yönetimimiz de o şekilde; görev alan başkan yardımcılarımız, başkan vekilimiz,
ilçe sekreterimiz... Hatta eğitim sekreterimiz 2003 doğumlu. Yeni 18 yaşına
girdi. Partinin gençlerden oluşması halkın dikkatini çekiyor. Arkadaşlarımız da
liselerdeki Z kuşağına durumu çok güzel anlatıyor. Yine aynı şekilde
mahallelerinde güzel bir izlenim bıraktılar.
11 ay önce Memleket Hareketi adıyla sahaya çıkan oluşumun
partileşme süreciyle sonlanmasının sebep veya sebepleri nelerdir? Söyleşi için
araştırma yaparken, Muharrem İnce'nin CHP'den ayrılsa bile, partiyi kurtarmak
için ayrılacağını belirttiğini yazan nokta dikkatimi çekti. "Partiyi
kurtarma" olayı nedir? Ne oldu da yollar tamamen ayrıldı?
Tahir Okan Özgür: Şu an gerçek CHP'liler bence CHP'nin
içinde olmayanlar. Parti bir kısım insan tarafından ele geçirilmiş, sömürülmeye
devam ediyor. 10 senedir mağlûp olan kişi koltuğu bırakmıyor, 10 seçim daha
bence bir şey yapamaz. Biz bunu halkımıza söylediğimizde, "Büyük başarı
sağladı; belediyeleri aldı" dendi. Belediyelerin alınmasına sevindik.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde Muharrem İnce'nin karşısında İyi Parti'den Meral
Akşener, HDP'den Selahattin Demirtaş vardı. Saadet'ten ve Ak Parti'den de aday
vardı ve buna rağmen %30 barajını uzun süre sonra Cumhuriyet Halk Partisi
geçince gururlanmıştık. Ama dışlanmalar olsun, ayrışmalar olsun, o partinin
içindeki bazı kesim partiyi ele geçirmiş. Biz bunlardan rahatsız olduğumuz için
ayrıldık. Yoksa yine Atatürk'ün yolundan, milliyetçilik ruhumuzla yola devam
ediyoruz.
Kapanışa 5 Kala Liste Değiştirilmiş
Bizim Cumhuriyet Halk Partisi'nin ideolojisine ve
fikirlerine, tüzüğüne veya misyonuna, vizyonuna itirazımız yok. Ama partinin
başındaki genel başkan 10 seçimdir kaybettiği hâlde, koltuktan kalkmamak için
direnen bir insandı ve çevresindekiler de kaldırmamak için çabalıyordu.
"Ben seni seçeyim, sen beni seç" mantığı vardı artık. Hatay'da bile 5
dakikada milletvekili listesine müdahale eden, listeyi değiştiren bir yönetim
anlayışıyla karşı karşıya kalmıştık. 2018'de cumhurbaşkanlığı seçiminde saat
17'de milletvekili listeleri kapanıyordu. 16:55'te Hatay'ın tüm listesi
değiştirildi genel merkez tarafından. Biz buna çok itiraz ettik. Sonuçta halk
bir karar vermiş; bir liste belirlemiş. İlk sıradaki milletvekili adayı hiç
yoktu listede. Onun haricinde Muharrem İnce'ye yapılan bir hata vardı: Son
kurultayda tesadüf müdür bilemeyiz; Muharrem İnce'nin de oturduğu yer olan Yalova
grubunun sandalyelerini tuvalet kapısının önüne koymuşlardı. Yani cumhurbaşkanı
adayı olarak gösterdikleri kişiyi daha önlerde oturtabilirlerdi. Daha
sonrasında bazı il başkanlarının, "Mustafa Kemal Atatürk demem ben.
Atatürk demek istemiyorum; faşistlik. Mustafa Kemal'in yoldaşıyım, askeri
değilim" demesine tepki göstermemişlerdi. Bursa milletvekili Orhan
Sarıbal, Atatürk'e hakaret içerikli twit attığında, kimse sesli bir şekilde
itiraz etmemişti. Bu olaylar üst üste geliyordu. Her gün ayrı bir film oluyordu
parti. Muharrem İnce de, "Mustafa Kemal Atatürk, İstanbul'u kurtarmak için
İstanbul'dan ayrılıp Samsun'a çıktı. Samsun'u kurtardıktan sonra İstanbul'u
kurtardı" demişti. Genel başkanımız bunu Cumhuriyet Halk Partisi'nde
başaramayacağını anladığı için, partide istenmediği için partisinden ayrılıp, 4
Eylül 2020'de Memleket Hareketi'ni başlattı. 8 şubatta istifa etti CHP'den.
Siyasete hiç bulaşmamış kişilerden oluşturdu yönetimi. Bir iki kişi var önceden
aktif siyaset yapan. MYK olsun, Parti Meclisi (PM) olsun; hiçbiri siyasete
bulaşmamış. Hepsi üniversite mezunu düzeyinde. Çoğu Siyaset Bilimi ve Kamu
Yönetimi okuyan başkanlarımızdan oluşuyor yönetim.
Yıllarca hizmet ettiğiniz partinizden ayrılmak zor olmuştur.
Yine de manevî bağ ve aidiyet duygusu hissediyor musunuz?
Tahir Okan Özgür: 8 yaşında kapısından girdim, üç yerel
seçim, üç genel seçim ve bir referandum olmak üzere çeşitli seçimlerinde aktif
şekilde çalıştım. Ama son zamanlarına geldiğimizde, yani 2020'nin ortasında
muhalefet olarak kalacağımızı ve bu partinin muhalefetten öteye gidemeyeceğini
anladım. Ben CHP'yi tanıdığım hâliyle sevdim. CHP artık tanıdığım gibi değildi;
değiştirmişlerdi, Y-CHP hâline getirmişlerdi. İlkeleri unutulmuştu.
"Atatürk" diyemeyen zatlar hâlâ makamındaydı. Gerçek Atatürkçüler
partiden dışlanmıştı. Partiyi bu duruma getirdikleri için üzülerek, bir o kadar
da Muharrem İnce'nin bizi muhalefette kalmaktan kurtaracağı umuduyla istifa
ettim.
![]() |
Memleket Partisi Erzin ekibiyle |
"Misafirlik çok uzadı"
Ankara Altındağ'da yaşanan hâdiseyle ilgili olarak,
"Yanlış politikaların ceremesini milletimiz çekiyor" diye paylaşım
yaptınız Facebook'ta. Ülkemize sığınan Suriyelilerin yanı sıra şimdi de
Afganlılar gelmeye başladı. Asıl göç dalgasının ise, ABD'nin Afganistan'dan
tamamen çekileceği gün olan 31 ağustostan sonra meydana geleceği söyleniyor.
Afganistan'a komşu devletler Afgan halkını istemiyor, Avrupalılar kendi
ülkelerindekini yollamak istiyor. Hatta dalga geçer gibi, "Mülteciler için
en uygun yer Türkiye'dir" diyorlar. Hükûmetin yapması gereken nedir?
Tahir Okan Özgür: Müslüman bir ülkeyiz. Özellikle zor
durumda olan Müslümanlara yardım yapılmasına, sığınmacı olarak alınmasına
tamamen karşı çıkan bir parti değiliz. Ama bu misafirlik çok uzadı. Elini
kolunu sallayarak geziyorlar. Altındağ'da hiçbir suçu yokken, sadece
"Küfür etmeyin" dediği hâlde öldürülen bir Türk gencimiz var.
Devletin, sınırlara yakın bir yerde sığınmacılara özel bir yer oluşturması ve
orada şehir merkezlerine yollanmaması gerektiğini düşünüyorum. Ki biz artık
bunların gerçekten savaş yüzünden geldiğini düşünmüyoruz. Çünkü siz de
bilirsiniz, herkes bilir; bayramda akın akın Suriye'ye gittiler. Afganistan'dan
Türkiye'ye gelene kadar iki üç ülke var aramızda. Oralara girmeden, oralarda
kalmadan neden Türkiye'ye geliyorlar? Üç bin kilometreye yakın bir yol bu.
Herkes elini kolunu sallaya sallaya ülkemize nasıl giriyor? Bunların
düşünceleri ne? Devlet bunu araştırmalı, her geleni almamalı. %90'ı 25-45 yaş
aralığında erkeklerden oluşan genç bir kadro geliyor. Çocuk ve kadın gelmiyor.
Pek nadir gelenler de. Artık biz Türkiye'de yabancı insan konumunda olmaya
başladık. Esnafları ziyaret ettiğimizde, kahvelerde Suriyelilerden çok şikâyet
vardı. "Biz 100 liraya çalışırken, onlar 60 liraya çalışıyor"
diyorlar. Halk tepkili.
Bahri Kambur: Amerika, çıkarları için girdiği Afganistan'dan
şu an çıkıyor. Çünkü Taliban'la mücadelesini tamamlayamadı. Türk askerine görev
düştü. Türk askerinin Afganistan'da şehit düşmesini şahsen istemem. Afganlılar
buraya gelmemeli, istemiyoruz. Bizim vergilerimizle onlara maaş bağlanıyor.
Onlara hizmet ediyoruz resmen. Üniversite öğrencisiyim. Ben kafede çalışırken,
devletten aldığı parayla müşteri olarak gelen mültecilere hizmet etmek zoruma
gidiyor. O yüzden Memleket Hareketi başladığında en başta ben gönüllüydüm.
"Memleket Hareketi'ni destekleyeceğim" dedim. Tahir başkanla o zaman
görüşmüştük.
"Erzin'in değerini bilmiyorlar"
Biraz da ilçemize bakalım: Bir Erzinli olarak Erzin
Belediyesi'nin kent yönetimi hakkında ne düşünüyorsunuz?
Tahir Okan Özgür: Erzin'de bir söz var; "dişli dişliyi tutmalı" diye. Ökkeş Elmasoğlu belediye başkanı seçildiğinde, Hatay ve Erzin aynı partiden olduğu için umutlanmıştık. Hatay Büyükşehir Belediyesi (HBB) Erzin'e her dalda olduğu gibi üvey evlât muamelesi yapmaya, her konuda Erzin'i ayrı tutmaya devam ediyor. Meselâ Erzin'le Antakya veya Defne, Kırıkhan bence büyükşehir belediyesinin gözünde bir değildir. Oradan hizmet gelmediği için de Erzin Belediyesi pek bir hizmet yapamıyor. İlçemiz yaylasıyla, deniziyle ün yapabilecek bir yer bence ama değerini bilmiyorlar. Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş'ı belki iki senedir Erzin çarşısında görmüyorum. Halkın yanına gelmiyor. Kapalı odalarda, klimalı ortamlarda toplantı yapıp gidiyor. Yani büyükşehir, Erzin'e üvey evlât muamelesi yapmayı bırakırsa buraya da hizmet gelecektir.
Yunus Emre Aksay: Ben bir şey eklemek istiyorum. Tahir başkanın dediği gibi; bu belediye başkanıyla alâkalı bir durum değil. Örnek vermek gerekirse; geçen sene olduğu gibi, bu sene de Kurban Bayramı'nda su problemi çıkmıştı. Bahçelievler Mahallesi'nde önceden de devamlı su problemi olurdu. Belediye başkanımız Ökkeş Elmasoğlu bununla ilgili açıklamalar yaptı ve halk belediye başkanını suçlamadı. Suçlanan taraf HBB olmuştur. Çünkü su işine bakan orası.
Erzin'de askerlik şubesinin olmayışıyla ilgili sosyal medya
paylaşımınız var. Bu örnekten yola çıkarak ilçemizde gördüğünüz eksikliklerden
bahseder misiniz?
Tahir Okan Özgür: Birkaç eksiği tespit ettik yönetimimizle.
Askerlik şubesinin olmaması başlı başına bir sıkıntı. Osmaniye'nin 13 bin
nüfuslu Toprakkale ilçesinde bile şube var ve bu ilçe Osmaniye il merkezine çok
yakın; 5 dakika sürüyor. Biraz önce de dediğim gibi; üvey evlât muamelesi her
dalda var Erzin'e. Gençlerimiz askerlik işleri için Dörtyol'a gidiyor.
Gençler bu durumdan memnun değil. Yüksel Torun Anaokulu'nun yerinde askeriyemiz
vardı, kapandı. İlçemiz günden güne geriye gitmekte ve kimseden ses yok. Çünkü
buna alıştırdılar halkımızı. 50 bin nüfusu görecek ilçemizde askerlik şubesinin
şart olduğunu düşünüyoruz. Bunun için de ben o yazıyı yazdığımda o dönem Erzinli
gençlerimiz askere gidiyordu, onlar için yazmıştım. Bu şekilde Erzin'in
eksikleriyle ilgili dosyalarımız var. Meselâ EnerjiSa, yine Erzin'de yok. Bunun
için hiçbir siyasî parti bir faaliyette bulunmadı. Milletvekilleri zaten bir
şey yapmıyor da. Gerekli yerlere biz başvurumuzu yaptık, haber bekliyoruz.
Askerlik şubesi ve EnerjiSa için gerekirse çarşı merkezinde halkımızdan imza
toplamayı düşüneceğiz. Memleket Partisi adı altında olmayacak bu. Erzin halkı
artık rezil olmasın, hak ettiği hayatı yaşasın.
Önümüzdeki pazar günü seçim olsa ve Memleket Partisi Erzin,
belediyeyi alsa ilk icraatları ne olur?
Tahir Okan Özgür: Ben turizm okudum. Turizmden yola çıkarak
birkaç dosyam var evde; Erzin'in turizmiyle alâkalı. Sadece sahil turizmi
değil. Dağ olsun, yayla olsun... Bunlarla ilgili projelerimizi belediye
başkanımızla görüşüp ortak bir şekilde gerçekleştirmeyi düşünüyoruz. Özellikle
kadınlarımız için daha ağırlıklı, daha alternatif dolu kurslar. Belediye
bünyesinde memur çocukları için kreş, anaokulu projemiz var. Okul öncesi öğretmenliği
veya kız meslek lisesinde okuyan öğrencilerimize iş kapısı açılması
taraftarıyım. Z kuşağına yönelik işler yapardık. Geçenlerde yönetimimizden biri
demişti; "Keşke belediye bünyesinde üniversite sınavına hazırlık kursu
açılsa, öğrenciler oraya ücretsiz kaydolsa, sınav yapılsa, eksikleri
görülse" diye. Biz bir hafta önce açıldık. Daha herhangi bir projemizi net
bir şekilde sunamadık. Toplantılarımızda görüştüğümüz projelerimizi sosyal
medyada paylaşacağız. Bir misafirimiz gelmişti. "50 yıl önce Erzin
Dörtyol'dan üç dört kat daha gelişmişti" dedi. Biz o günleri görmedik,
duyduk sadece. Erzin nasıl geriledi? Neden bu hâle geldi? Bu hâle kimler
getirdi? Amaçları neydi? Erzin halkı buna sessiz kalmamalı, Erzin'in
İskenderun'dan veya Dörtyol'dan bir farkının olmadığını görmeli artık. Memleket
Partisi olarak eksikleri zaman zaman dile getireceğiz, basın açıklaması da
yapacağız.
"Tecavüze idam gelmeli"
Malûmdur; maalesef sürekli kadın cinayetleri işleniyor
ülkemizde. Cinsel istismara uğrayan kadınlar, adaletsizlikten ötürü intihar
ediyor onuruna yediremeyip. İşte Edanur Kaplan olayı. Ne yazık ki bunun çok
örneği var. Daha da acı olanı, insanları kahredeni ise, sosyal medyada yoğun
bir tepki gösterilinceye kadar suçlular aramızda dolaşıyor, gözaltına alınıp
serbest bırakılıyor. Memleket Partisi iktidarında insanlar istismar edildiği,
üstüne bir de cinayete kurban gittiği takdirde -istismarda sadece kadınları kapsamaksızın, çocuklar
ve hayvanlar da var- cezalandırma yöntemi ne olur? Cinayet olayında hapis
cezası yeterli midir, yürekleri soğutur mu? Ümitcan Uygun gibi psikopatlar
kanunlardan korkar mı?
Tahir Okan Özgür: Bahri arkadaşımız cevaplasın. Bu konuda
araştırma yapmıştı çünkü.
Bahri Kambur: Hayvan hakları yasası Meclis'e verildiğinde
AKP ve MHP oylarıyla önerge reddedildi. İstanbul Sözleşmesi'nin kaldırılması
AKP ve MHP oylarıyla oldu. Kadınına, hayvanına değer vermeyen iktidar artık
bize zarar veriyor. Haberlerde bir bakıyoruz, bir katilin veya katilin
babasının bir devlet adamıyla yan yana çekilmiş fotoğrafı var. Kadın
cinayetlerinde parayla dosyayı, delilleri kaldırtabilecek potansiyelde güçlü
insanlar var. Bu durumda kadın asla hakkını savunamıyor. Kadın, koruma talep
ettiğinde, talebi onaylanmıyor. Suçlu dışarıda geziyor. "Sana tecavüz
eder, seni öldürürüm, üç yıl yatar çıkarım" diyen adam üç yıl yatıp
çıkıyor. Yani ülkemizde bu olmaması gereken bir şey. Bence tecavüze kesinlikle
idam cezası gelmeli.
Tahir Okan Özgür: Genel Başkanımız Muharrem İnce,
"Atatürk'e hakaret edeni, saygısızlık yapanı biz partimize asla
istemiyoruz. Kim olursa olsun. Doğaya saygısı olmayanı, çevreyi kirleteni
kesinlikle partiden içeri almayın. Yol geçen hanı değil burası" demişti.
Allah göstermesin; bölgemizde cinsel istismar ve kadına şiddet olayları
yaşanırsa biz direkt hukukî yollara başvuracağız. Bunun için bize talimat
verildi. Sadece sosyal medya üzerinde kınamakla kalmayacağız yani. Ayrıca,
terörle bağlantısı olan, her türlü terörü yüksek sesle kınamayan kişileri de
partimizde istemiyoruz.
Soruları bitirdik. Memleket Partisi Erzin İlçe Başkanlığı
olarak söyleşi yaptığınız için teşekkür ederim.
Tahir Okan Özgür: Biz teşekkür ederiz.